Skip to main content

وَمَا يَنۢبَغِى
bu yaraşmaz
لَهُمْ
onlara
وَمَا
ve zaten
يَسْتَطِيعُونَ
yapamazlar

vemâ yembegî lehüm vemâ yesteṭî`ûn.

Bu onlara düşmez, zaten güçleri de yetmez.

Tefsir

إِنَّهُمْ
çünkü onlar
عَنِ ٱلسَّمْعِ
işitmekten
لَمَعْزُولُونَ
uzaklaştırılmışlardır

innehüm `ani-ssem`i lema`zûlûn.

Doğrusu onlar vahyi dinlemekten uzak tutulmuşlardır.

Tefsir

فَلَا
o halde
تَدْعُ
çağırma
مَعَ
ile beraber
ٱللَّهِ
Allah
إِلَٰهًا
bir tanrı
ءَاخَرَ
başka
فَتَكُونَ
sonra olursun
مِنَ ٱلْمُعَذَّبِينَ
azabedilenlerden

felâ ted`u me`a-llâhi ilâhen âḫara fetekûne mine-lmü`aẕẕebîn.

O halde sakın Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarma, yoksa azap göreceklerden olursun.

Tefsir

وَأَنذِرْ
ve uyar
عَشِيرَتَكَ
akrabanı
ٱلْأَقْرَبِينَ
en yakın

veenẕir `aşîrateke-l'aḳrabîn.

Önce en yakın hısımlarını uyar.

Tefsir

وَٱخْفِضْ
ve indir
جَنَاحَكَ
kanadını
لِمَنِ
kimselere
ٱتَّبَعَكَ
sana uyan
مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ
mü'minlerden

vaḫfiḍ cenâḥake limeni-ttebe`ake mine-lmü'minîn.

Sana uyan müminleri kanatların altına al.

Tefsir

فَإِنْ
şayet
عَصَوْكَ
sana karşı gelirlerse
فَقُلْ
de ki
إِنِّى
şüphesiz ben
بَرِىٓءٌ
uzağım
مِّمَّا
şeylerden
تَعْمَلُونَ
sizin yaptıklarınız

fein `aṣavke feḳul innî berîüm mimmâ ta`melûn.

Sana başkaldırırlarsa: "Yaptıklarınızdan uzağım" de.

Tefsir

وَتَوَكَّلْ
ve tevekkül et
عَلَى
üzerine
ٱلْعَزِيزِ
galib olan
ٱلرَّحِيمِ
ve esirgeyene

vetevekkel `ale-l`azîzi-rraḥîm.

Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.

Tefsir

ٱلَّذِى
ki O
يَرَىٰكَ
seni görür
حِينَ
zaman
تَقُومُ
namaza durduğun

elleẕî yerâke ḥîne teḳûm.

Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.

Tefsir

وَتَقَلُّبَكَ
ve eğilip doğrulurken
فِى
içinde
ٱلسَّٰجِدِينَ
secde edenle

veteḳallübeke fi-ssâcidîn.

Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.

Tefsir

إِنَّهُۥ
çünkü
هُوَ
O
ٱلسَّمِيعُ
işitendir
ٱلْعَلِيمُ
bilendir

innehû hüve-ssemî`u-l`alîm.

Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.

Tefsir